Renkli Şehir Daegu
Güney Kore ziyaret ettiğim 3. şehir Daegu oluyor. Daegu şehrini ziyaret etmemin sebebi Busan’a oldukça yakın olmasından dolayı. Hazır Busan şehrindeyken Daegu şehrine gitmeden olmaz deyip, 2 günlüğüne Daegu şehrine gitmeye kadar verdim. Busan’dan hareket eden tren ile yaklaşık 1 saat 20 dakikalık yolculuk sonunda Daegu şehrine vardım. Kalacak olduğum hostel tren istasyonuna oldukça yakın olduğu için önce hostel uğrayıp sonrasında gezmeye karar verdim. Booking.com’dan bulduğum Go Hostel oldukça ucuz ve temiz bir yer. Daegu gidecekseniz ve de bütçenizi düşünüyorsanız Go Hosteli kesinlikle tavsiye ederim. Hostel’e giriş yaptıktan sonra şehir haritası aldım ve gezecek olduğum yerleri çıkartmaya başladım. Daegu şehri çok büyük değil fakat gezilmesi gereken tapınaklar merkezde yer almadığı için seçim yapmanız lazım.
Şehirde benim gezmeyi planladağım yerler ise şu şekilde;
- Apsan Parkı
- Daegu Ulusal Müzesi
- 28 Jungang Memorial Park
- Kim Gwangseok Sanat Sokağı
- E-World ve Kulesi
- Daegu Kiliseleri
- Dalseong Hayvanat Parkı
- Seomun Market
- Gyeongsang-gamyeong Park
Instagram hesabımı takip etmek için –> @around.together
Planım yaptıktan sonra kendimi dışarıya attım. İlk önce Şehir merkezini gezmeye başladım. Şehir merkezinde gezilecek yerleri 1 günde gezebilirsiniz ama sadece Apsan Park için 1 gün ayırmanız lazım. Bu yüzden ilk gün Daegu sokaklarını, Kiliseleri, parkları ve Seomun marketini gezeceğim. Dışarı çıktığımda saat çokta öğlen olmuştu. İlk önce yol üzerinde bir yerde bir şeyler yedim. Sonrasında şehir haritasında çizdiğim rotaya göre gezmeye başladım. İlk durağım Jungang ve Gyeongsang parkları.
Jungang ve Gyeongsang Parkı
Her iki parkta birbirinize çok yakın, her halde araları yürüme 5-6 dakika uzaklıktalar. Parklar çok büyük değiller ama şehrin ortasında dinlenmek için idealler. Gyenongsang parkının girişinde oldukça büyük bir tapınak çanı bulunuyor. Hangi tarihte yapıldığına dair bir bilgi görmedim ama oldukça eski olduğu belli.
Parkları gezdikten sonra Daegu sokaklarında yürüme başladım. Bir şehri keşfetmenin en iyi yolu sokaklarında kaybolmaktır, o yüzden bugün hiçbir toplu taşıma aracı kullanmamayı düşünüyorum, tavana kuvvet :D
Daegu Kiliseleri
Bir sonraki durağım Kiliselerin yer aldığı bölge oluyor. Daegu şehrine gelene kadar burada bu kadar çok kilisenin yer aldığını bilmiyordum. Neredeyse adım başı kilise yer alıyor. 1900 yılların başında şehre gelen Hristiyan misyoner oldukça iyi çalışmışlar. Onların temellerini attıkları kiliseler halen ayakta. Sadece 1-2 tane kiliseyi gezip çıktım, kiliselerin içerisi çok müthiş değil, görmeseniz de olur bence. Kiliselerin hemen arkasında misyonerlerin yaşadığı evleri gezebilirsiniz. Fakat şansıma ziyaret saatti 16.00’da bitiyormuş. İçerisini göremiyorum ama evlerin konumu, mimarisi oldukça etkiledi beni, adamlar zamanında yaşamış valla belli.
Dalseong Hayvanat Bahçesi
Kiliseleri gezdikten sonra uzunca bir yürüyüş yaparak Dalseong parkına gitmeye kadar verdim. Aslında buraya gitmeyi planlamıyordum. İnternette araştırdığım kadarı ile hayvanat bahçesi olarak tanımlamış bir park. Hayvanat Bahçesine para vermek istemiyordum, neyse gideyim dedim. Giriş kapına geldim baktım ücret falan yazmıyor, bilet sonra da yok dedim gireyim. Büyük sayılabilecek bir park, içeri de nette yazdığı gibi hayvanlar yer alıyor fakat toplasan 20 çeşit hayvan var. Parkta biraz dinlendikten sonra dışarı çıktım. Gezme sırası şehrin en büyük ve ünlü pazarı olan Seomun’da.
Giriş Ücreti: Ücretsiz
Seomun Market
Şehrin en büyük ve hareketli pazarı Seomun’dır. Daegu şehrine gelip, burayı görmeden ayrılmak asla olmaz. Peki ne var bu markette diye sorabilirsiniz. Aklınıza ne geliyorsa yer alıyor. Özellikle iş çıkısı birçok kişi yemeğini burada yiyor. Pazar 4 – 5 tane birbirine paralel sokaktan oluşuyor. Karnım aç olmadığı için bir şey yemedim ama sizin bir şeyler tatmanızı öneririm. Artık damak tadınıza uyar mı uymaz mı bilmiyorum ama deneyin derim.
Seomun marketinden çıktıktan sonra yürüyerek hostelimin bulunduğu bölgeye doğru gittim. Kaldığım yer oldukça merkezi bir konum da. Sabah boş olan sokaklar akşam vakti hareketlenmiş. Her köşe başında karşı söyleyen birisini görmeniz çok olağan, alsında Kore genelin de durum böyle.
Kaldığım yere dönmeden önce bir şeyler yemek için Kore yemekleri yapan bir yere oturdum. Tavuk sipariş verdim. Hemen masanızda yer alan ocakta pişiriyorlar. Oldukça lezzetli fakat acı sevmiyorsanız size uygun değil. Sebzeli tavuk ve pilav için 9.000 Won yani yaklaşık 9 Dolar ödeyip ayrılıyorum.
Hostele döndüğümde saat 23.00 olmuştu. Toplamda ise 20 km yol yürümüşüm. Çok sayılmaz, az da değil hani. Yarın geriye kalan yerleri gezmek için erken kalkacağım için direk yatıyorum.
Daegu’daki 2. Günüm
Daegu’daki 2. Ve son günümde ziyaret etmeyi planladığım yerler şunlar; Kim Sanat sokağı, Ulusal müze ve en son Apsan parkına gitmek. Hostel de kahvaltımı yaptıktan sonra dışarıya çıkıyorum. Daegu şehrine gelmeden önce herkes çok sıcak bir şehir diye söylenip durdu, gerçekten öyle mi bilmiyorum. Benim ziyaret ettiğim günlerde hava kapalı ve rüzgarlıydı. Bütün şehri yürüyerek gezmek için oldukça ideal bir hava. Yaklaşık 40 dakikalık bir yürüyüşün sonunda Kim Sanat sokağının olduğu yere vardım.
Kim Gwangseok Sokağı
Koreli müzisyen olan Kim genç yaşta intihar etmiş. İntihar sebebinin eşcinsel olması dolayısıyla toplumdan gördüğü tepkiler olduğu söylenmekte. Kim öldükten sonra anısı yaşatmak için sanat sokağı oluşturulmuş. Akşam vakti sokağa gitmenizi öneririm. Birçok cafe, bar mevcut, oturup bir şeyler yeyip, içkinizi içebilirsiniz.
Sanat sokağından çıktıktan sonra Ulusal müzeye gitmek üzere yola devam ettim. Harita üzerinde bakınca müze yakın gibi ama neredeyse 35 dakika yürüdüm. Daha yoldayken bile inşallah gittiğime değer diye düşünmeye başlamıştım. Neyse sonunda müzeye ulaştım.
Dauge Ulusal Müzesi
Aslında genel olarak Ulusal müzeleri ziyaret etmemeye kararlıydım. Ama nedense Dauge şehrinde ziyaret etmeye kadar verdim. Ziyaret etmemin 2 sebebi vardı. İlki farklı bir kültüre sahipler, diğeri ise müzenin ücretsiz olması. Müze de ziyaret edebileceğiniz 3 tane salon bulunmakta. İlk salonda Yöresel kıyafetler, ikinci salonda kazılar sırasında bölgede bulunan çanak, çömlek ve diğer eşyalar, üçüncü salonda ise yazıtlar ve farklı boyutlarda ki heykeller yer alıyor. Müzede toplasan her halde 20 dakika falan kalmışımdır. Bana hitap eden bir yer değil, bir kez daha ulusal müzeleri ziyaret etmemek konuşunda ne kadar doğru karar verdiğimi anladım.
Ziyaret Saatleri: 09.00 – 18.00
Giriş Ücreti: Ücretsiz
Müzeden çıktıktan sonra yaklaşık 15 dakika yürüyerek en yakın metro istasyonu olan Anjirang’a ulaştım. Buradan direk Apsan parkına giden otobüs bulunmakta. Otobüs durağında Apsan parkına giden 401 ve 401-1 nolu otobüsleri beklemeye başladım. Otobüse binmek için toplu taşıma kartınız yoksa bile ücretini direk otobüsteki kutuya atabilirsiniz ama para üstü maalesef geri alamıyorsunuz. Bu yüzden yanınıza da bozuk para olmasına dikkat edin. Otobüs ücreti 1.400 Won.
Otobüs ile yaklaşık olarak 10 dakikalık bir yolculuk sonunda son durak olan Apsan parkın girişine ulaştım. Otobüsten inip parkın girişine doğru yürümeye başladım. Yaklaşık 10 dakikalık bir yürüyüş sonunda sizi parkta yer alan Zafer (Savaş) müzesi karşılıyor.
Zafer Müzesi
Zafer müzesinde, Kore savaşına katılan ülkeler hakkında bilgiler, kullanılan silahlar ve savaşta çekilen fotoğraflar sergileniyor. Müzenin dışında ise savaşta kullanılan uçaklar ve tanklar sergileniyor. Hazır buraya kadar gelmişken içeri girmeden tabi ki de olmaz.
Ziyaret Saatleri: 10.00 – 17.00
Giriş Ücreti: Ücretsiz
Apsan Park
Müzeyi gezdikten sonra Apsan parkını aslında dağını gezmeye başlayabilirdim. Parkın içerisinde birçok yürüyüş parkuru yer almakta. Bu yüzden önceden rotanızıçıkartmakta fayda var. Birçok kişi, Teleferik kullanmayı tercih ediyor. Ana giriş kapısından yaklaşık 1,5 km yürüdükten sonra Teleferiğe binerek Apsan parkının en tepesine çıkıp seyir terasından şehri izleyebilirsiniz. Sonrasında yine teleferik ile ana giriş kapısına dönebilir veya teleferik kullanmadan diğer bir giriş kapısından çıkabilirsiniz, tercih size kalmış.
Teleferik Ücret: Tek yön 7.500 Won, Git – Gel 9.500 Won
Benim tercihim teleferik kullanmadan bütün parkı yürüyerek gezmek, çünkü zamanım var. Park geldiğimde saat 14.20’yi gösteriyordu. Hemen harita üzerinden kendime rota çizdim ve başladım yürümeye. Yol üzerinde birçok tapınakta bulunmakta. Tapınakları ziyaret etmekte mümkün, hatta biraz oturup soluklanabilirsiniz.
Apsan parkının en yüksek noktası olan yere çıkmam yaklaşık 2 saatimi aldı. Bu 2 saatlik yürüyüş oldukça tempolu şekilde gerçekleştirdim. Yürüyüş esnasında herhalde toplasanız 20 dakika falan dinlenmişimdir. Oldukça yorucu bir yürüyüş oldu. Ama tepeye çıkınca bütün şehir ayaklarınızın altında. İnsanın bütün yorgunluğu bir anda ortadan kayboluyor. Tepeye çıktıktan sonra başlıyoruz inişe geçmeye. İsterseniz inişi teleferik ile gerçekleştirebilirsiniz ama bence gerek yok, zaten zor kısım tamamladık. Teleferik binasının olduğu yerde seyir terası yapmışlar oradan da şehri izleyebilirsiniz ama şehrin bir kısmını terastan göremiyorsunuz, tepeden ise şehrin tamamını görmeniz mümkün.
Seyir terasında biraz takıldıktan sonra diğer çıkış kapısına doğru yürümeye başladım. Yokuş aşağı olduğu için yaklaşık 30 -35 dakika da aşağı indim. Apsan parkında çıktığımda saat 17.30’i gösteriyordu. Apsan parkından bütün şehri kuş bakışı izlediğim için Daegu Tower’a gitme ihtiyacı duymadım. Ama sizin zamanınız varsa Kulenin yanında yer alan E-World eğlence parkına gitmenizi öneririm
Hemen otobüse binip 18.20’de Busan trenine yetişmek istiyordum. Bir sonraki tren saat 20.00 olduğu için acele etmeliydim. Baktım otobüsün gelmesine çok vakit var, hemen Anjirang istasyonuna doğru yürümeye başladım. Zaten metro çok uzak değil, 10 dakika da metro istasyonuna ulaştım. Metro ya bindiğim gibi Dauge Station durağın da inip 18.20 Busan trenine biletimi aldım. Tren biletinin fiyatına gelince Daegu Gezi Maliyeti bölümünde fiyatlara dair bilgilere ulaşabilirsiniz. Oldukça koşturmacalı ve yoğun bir günü sonunda Daegu’dan ayrılma vakti gelmişti. Trendeki yerimi alıp 1 saat 20 dakika sürecek olan Busan yolculuğuna başladım.
Apsan Parka Nasıl Gidebilirim ?
Apsan parkı şehrin biraz dışında yer alan bölgede yer alıyor, fakat ulaşım oldukça kolay. Park ulaşmak için toplu taşımayı kullanabilirsiniz.
- Otobüs İle
İlk tercih Daegu İstasyonun yakındaki Otobüs durağından kalkan 401 ve 401-1 nolu Mavi otobüslere binerek Parka ulaşabilirsiniz. Bu otobüsler Ring şeklinde çalışıyor, parkan dönüşte de aynı otobüslerle merkeze dönmeniz mümkün. Otobüs ücreti 1.400 Won
- Metro ile
Diğer bir seçenek ise metroyu kullanmak. Hangi duraktan bindiğinizin önemi yok aktarma yaparak 1 nolu hatta yer alan Anjirang durağında gitmeniz gerekli. Buradan sonra isterseniz yürüyerek parka ulaşabilirsiniz. Yürümek istemiyorsanız 4 nolu çıkıştan çıkıp otobüs durağında 401 nolu otobüse binmeniz gerekli. Metro ücreti se tek yön için 1.250 Won’dur.
Daegu Şehrine Ne Zaman Gitmeli?
Daegu şehri her mevsim ziyaret etmeye müsait bir iklim yapısı vardır. Asya’daki birçok ülke gibi buraya Muson yağmurları görülmez. Şehrin bulunduğu konum itibari ile etrafındaki yüksek dağlar yaz mevsiminde sıcak ve nemli havayı şehri de hapsetmektedir. Yaz aylarında nem yüzünden şehri gezerken zorluk geçebilirsiniz. Kışın ise tam tersi, dağ sebebi ile oldukça soğuktur, ama şehri ziyaret etmeye engel değildir.
Daegu Şehri Nerede ve Nasıl Gidilir?
Daegu şehri Güney Kore’nin en büyük 4. Şehridir. Daegu, Güney Kore’nin güney-doğusunda, en yakın deniz kıyısından yaklaşık olarak 80 km uzaklıkta karasal bir şehirdir. Şehre ulaşım hava, kara ve demir yoluyla gerçekleştirebilirsiniz. Seul’e 290 km, Busan’a ise 120 km uzaklıkta yer alıyor. Benim gibi treni yolculuğunu tercih ederek ucuza seyahat edebilirsiniz.
Emir Aşkın204 Posts
Seyahat Yazarı, Gezgin, “Aroundtogether” gezi sitesini hayata geçiren, gezmek için işinden istifa eden, Gemi İnşaa Mühendisi.
0 Yorum