Kdz. Ereğli Gezi Rehberi
Kdz. Ereğlisi Şehir Rehberi
Ereğli diyince Türkiye’deki 3 farklı ilde bulunan ilçe karşınıza çıkıyor. İlk Ereğli ilçesi Konya ilinde yer alıyor. Marmara Ereğlisi Tekirdağ, Karadeniz Ereğlisi ise Zonguldak ilinde yer alıyor. Benim ziyaret edip çok beğendiğim ve size anlatmak istediğim yer Zonguldak ilinde yer alan Karadeniz Ereğlisi.
Kdz. Ereğlisi sahilde bütünleşmiş bir ilçe, yolunuz Ordu ve Giresun illerine düştüyse eğer tam olarak ne demek istediğimi anlayacaksınız. İlçe ilk olarak Megaralı ve Boiotialı kolonilerce kurulmuştur. Kurulan bu yerleşim yeri, takip eden dönemde, Herakleia Pontica olarak isimlendirilmiştir. Yani, ismini, Yunan mitolojisinin ünlü kahramanı Herkül (Herakles) den almıştır. Şehrin bu ismini almasının sebebi yazının ilerleyen bölümlerinde detaylı anlatacağım.
Kdz. Ereğlisinde gezilmesi gereken yerler;
-
Kilise Mağaraları
-
Cehennemağzı Mağarası
-
Ayazma Mağarası
-
Ereğlisi Kent Müzesi
-
Şehir Surları
-
Alemdar Gemisi
-
Kdz. Ereğlisi Müzesi (Halil Paşa Konağı)
İlçeyi ziyaret ettikten sonra ilk durak olarak Cehennemağzı Mağaralarının olduğu yere gitmek oluyor. Gitmeden önce araştırdığım kadarıyla sadece 1 mağara göreceğimi düşünüyordum fakat 3 farklı mağara yer alıyor. Bunlardan en büyüğü ve önemlisi Cehennemağzı olduğu için diğer 2 mağaranın ismi pek geçmiyor. Şimdi her birini tek tek sizlere anlatacağım.
- Kilise Mağarası
Mağaraların yer aldığı bölüme giriş yaptığınız ilk sizi karşılayan Kilise mağarası oluyor. Mağara ilk defa Roma ve Bizans döneminde kullanılmaya başlanmıştır. İçeride girdiğiniz zaman tabanda yer alan geometrik ve bitkisel mozaikler kısmen günümüze kadar ulaşmıştır.
Mağara’nın sağ tarafında lahit koymak için bir niş bulunmaktadır. Tarihi kaynaklara göre burada Aziz Nikolas’ın lahit’in bulunması lazım gerekli ama günümüzde sadece lahit’in yeri mevcuttur.
- Cehennemağzı Mağarası
Cehemmenağzı Yunan Mitolojisik olaylarının geçtiği ilginç bir tarihe sahip bir mağara. Mağara ile ilgili oldukça detaylı yazıyı diğer bir yazımda yazdım. Okumak için Tıklayabilirsiniz.
- Ayazma Mağarası
Büyük ve doğal bir mağara olup, tavanı o dönemde balta veya başka bir aletle düzeltilmiş olduğu tahmin edilmektedir. Mağarasının batısında büyük bir su birikintisi yer almaktadır. Hatta ufak çaplı göl desem yanlış olmaz. Roma ve Bizans döneminde kullanılan mağara suyu kutsal sayıldığı için Ayazma ismini almıştır. Muhtemelen dini törenler için kullanılmıştır.
Şuan da Kdz. Ereğli belediyesinden izin alarak nikahınızı burada kıyabilirsiniz. Ben ziyaret ettiğimde mağara nikah töreni için hazırlanıyordu.
- Ereğli Kent Müzesi
Cehennemağzı Mağaraların oldukça yakın konumda yer alan mağara zemin artı iki kattan oluşuyor. Müzenin içerinden bölgede yaşayan insanların bağışladıkları günlük hayatta kullanılan eski pek çok malzeme sergilenmektedir.
Ziyaret Saatleri: 10:00 -12:30, 13:30 -17:00
Giriş Ücreti: Ücretsiz
- Kent Surları
Helenistik döneme ait olan sur parçalarında çok sert, gri, renkli kireçtaşından iri ve kalın blok taşları kullanılmıştır. Bu taş bloklar yan yana ve harçsız yerleştirilerek, aradaki küçük taş bloklar yatay hatlarıyla desteklenmiştir.
- Alemdar Gemisi
1914 yılında I. Dünya savaşının başlaması ile birlikte kömür ocaklarının işletim hakkı Almanlara verilir. Buna kızan Ruslar, 2 yıl süreyle Kdz. Ereğli kıyılarını sık aralıklarla bombardımana tutarlar. Dünya savaşının ardından Anadolu’nun, Avrupalı devletler tarafından işgal edilip paylaşılmasıyla Fransızlar Karadeniz Ereğli’ye gelirler ancak Karadeniz Ereğli’yi işgal etmeyi başaramazlar. Kurtuluş Savaşı sırasında işgal altındaki İstanbul’dan vatanseverler tarafından kaçırılan Alemdar isimli küçük bir savaş gemisi, Zonguldak’a ve Karadeniz’e hakim olan Fransızlar tarafından ele geçirilmek istenmiştir.
9 Şubat 1921 tarihinde Alemdar’ı Kdz. Ereğli limanına getiren vatanseverler gemiyi karaya oturtmuşlar ve Fransızlara teslim etmemişlerdir. Vatanseverlerin Karadeniz Ereğli’ye sığınmalarına kızan Fransızlar, kenti işgal etmek istemişler ancak Kdz. Ereğli halkının mücadelesi sonucu başarılı olamamışlardır. Şehrin hastanesi dahil kıyıya yakın bölgelerini denizden bombalayan Fransızlar, Alemdar Gemisinin gizlice yüzdürülmesi sonucunda karşı saldırıya maruz kalmıştır.
- Kdz. Ereğli Müzesi (Halil Paşa Konağı)
Sahile yakın bir yerde yer alan müze zemin + 3 kat yer alıyor. Zemin katında Ereğli ve çevresinden toplanan Yunan, Roma, Bizans dönemlerine ait mermer mezar taşları, figürlü mermer sütun başlıkları, cam kaplar, takılar, çeşitli madeni eserler, kandiller ve figürlerden oluşan arkeolojik eserler sergilenmektedir.
Müze bahçesinde ise Yunan, Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerine ait sütun başlıkları, sütun gövde ve kaideleri, çeşitli mimari parçalar, lahitler ve pandomim sanatçısı Krispos’un anıt mezarı sergilenmektedir. Osmanlı dönemine ait mezar taşlarının yanlarında yer alan tercümeler oldukça bilgilendirici. Müzenin diğer iki katta ise yöresel kıyafetler ve takılar, küpeler ve çeşitli evraklar yer almakta.
Ziyaret Saatleri: Pazartesi Günleri Kapalıdır. 08:30 -12:00, 13:00 -17:00
Giriş Ücreti: Ücretsiz
Kdz. Ereğlisinde Ne Satın Alınır?
- Osmanlı Çileği
Kdz. Ereğli yolunuz düştüyse meşhur Osmanlı Çileğinden yemeden olmaz. Karadeniz Ereğli’ye özgü Osmanlı Çileği kralların yiyeceği ve içeceği olarak da adlandırılır. Cumhruiyetin ilanından sonra Kdz.Ereğli’de ekimine başlanmıştır. İstanbul bölgesinden bu yıllarda Kdz.Ereğli’ye getirilen çilek, yerli kültür olan diğer çilek ile etkileşim sürecine girmiş ve ortaya Osmanlı Çileği denen nazik ve aromalı bir çilek çıkmıştır.
1930 yılında Türkiye’nin devlet tarafından kredilendirilen ilk konserve fabrikası Osmanlı Çileği’nin yoğunlaşması ile birlikte Kdz. Ereğli’de kurulur. 1960’lı yıllarda Karadeniz Ereğli’de Osmanlı Çileği üretimi had safhaya ulaşır ve ülke genelinde adını duyurur. Osmanlı Çileği’nden yapılan likör Türkiye Devleti tarafından sadece Avrupa’nın zengin sofralarında kullanılmak üzere ihraç edilmeye başlanır. Osmanlı Çileği’nin üretimi 1960’lı yıllardan sonra büyük bir gerileme sürecine girer.
Şuan yöre halkı tarafından üretilen Osmanlı Çileği Mayıs ayı sonu ile Haziran ayı başlarında ilk meyvesini vermeye başlar. Haziran ayı sonuna doğru artık meyve vermez. Hassas bir yapıya sahip olduğundan çok büyük ilgi isteyen Osmanlı Çileği üreticileri tarafından sabahın erken saatlerinde zedelenmeden toplanır ve 1-2 saat içerisinde hemen satışa çıkarılır. Toplanan çileğin açık havadaki ömrü sadece 15-20 saat olduğundan hemen tüketilmesi gerekmektedir.
- Elpek Bezi
Elpek Bezi, Batı Karadeniz Bölgesi’nde bir zamanların tarım ürünü olan Keten’in liflerinden yüzlerce hatta binlerce yıldır üretile gelmiştir. Antikçağlarda ketenden ürettiği yelken bezi ve dokumalarıyla ünlenen Kdz. Ereğli’de, Karadeniz kıyısında dağlarla çevrili bir bölge olduğundan, yıllık nem oranı ülkenin diğer bölgelerine göre daha yüksektir. Bu nedenle, insan vücudunun nemden etkilenmesini önlediği bilinen ketenden elde edilen Elpek Bezi yüzyıllardır giyim malzemesi olarak kullanılmıştır. Ereğli’den ziyaretiniz sırasında hediye olarak almanızı tavsiye ederim.
Kdz. Ereğlisi Nerede ve Nasıl Gidilir?
Batı Karadeniz Bölgesinde yer alan ilçe, Zonguldak iline bağlıdır. İlçeye özel aracınızla ulaşabileceğiniz gibi, birçok otobüs firmanın düzenlediği seferleri de tercih edebilirsiniz. Kendi aracınızla ulaşmak isterseniz İstanbul’a 282, Ankara’ya 303 km yol kat etmeniz gerekmektedir.
Emir Aşkın204 Posts
Seyahat Yazarı, Gezgin, “Aroundtogether” gezi sitesini hayata geçiren, gezmek için işinden istifa eden, Gemi İnşaa Mühendisi.
0 Yorum