Bartın şehrinin sessiz sahil ilçesi Amasra’yı herkes duymuştur. Duymayanlar da yazımı okuduktan sonra öğrenirler. Amasra şehri özellikle Sanatçı Barış Akarsu’dan sonra duyulmaya  başlandı, en azından ben öyle duydum. Uzun süredir buraya gitmek istiyordum ama maalesef güzergah biraz ters kaldığı için fırsat olmamıştır. Hazır Karadeniz turuna çıkarken ilk durağımın burası olmasına kadar verdim.

Sabah erken saatte Düzce’den araç ile hareket ederek Amasra şehrine ulaştım. Amasra şehrinde gezilecek yerler birbirine oldukça yakın. Kolaylık 3-4 saatte şehri gezebilirsiniz. Benim gezip gördüğüm  yerler şuralar;

Amasra’da Gezilmesi Gereken Yerler;

• Amasra Müzesi
• Amasra Kalesi
• Ağlayan Ağaç
• Tavşan Adası
• Çekiçiler Çarşısı
• Kemerdere Köprüsü
• Kuş Kayası Yol Anıtı
• Gürcüoluk Mağarası

Amasra’ya şehrine varınca hemen şehrinde girişinde yer alan otoparka 5 tl verip (günlük) aracımı park edip, otoparkın hemen karşısında yer alan Amasra Müzesini gezmeye karar verdim. Eğer Amasra’da konaklamayı düşünmüyorsanız şehre arabanız ile girmemenizi tavsiye ederim. Oldukça küçük olduğu için trafik çok fazla ve de zaman kaybı.

Amasra Müzesi

Şuan Amasra Müzesi olarak kullanılan binanın inşaatına 1884 yılında Denizcilik Okulu yapılmak amacıyla başlanmış. Savaşlar nedeniyle bitirilemeyen okul, 1975 yılında kamulaştırılmış ve 1982 yılından beri arkeolojik ve etnografik eserlerin sergilendiği müze olarak kullanılıyor. Müzede 4 adet teşhir salonu bulunmaktadır. Helenistik, Roma, Bizans, Ceneviz ve Osmanlı dönemine ait pişmiş toprak, cam, altın, bronz eşyalar, heykeller, bilezikler, haçlar, silahlar, kandiller, mühürler, seramikler ve dönemlere göre giyim kuşam zevkini yansıtan giysiler ve gümüş süs eşyaları sergilenmektedir.

Giriş Ücreti: 08:30 – 18:00

Ziyaret Saatleri: Ücretsiz

Amasra Kalesi

Amasra Kalesi ilk kez Romalılar döneminde, bugün ayakta duran surlar ise Bizans döneminde inşa edilmiştir. Surlar Ceneviz ve Osmanlı döneminde de ciddi onarımlar görmüştür. M.S. sonra 14. ve 15. yüzyıllarda Cenovalılar tarafından ön duvarlar ve kapılar yapılarak daha iyi savunmaya alınmıştır. Surlar, Boztepe ve Zindan mahallesinden oluşan iki adayı çevrelemektedir. Bu iki ada, Kemere adı verilen Roma döneminde yapılmış taş köprü ile birbirine bağlanmaktadır. Surlar büyük blok taşlarla inşa edilmiştir. Amasra Kalesi şehre Ortaçağ havası veren en önemli yapıdır.

Ağlayan Ağaç

Amasra’nın adasında Atatürk tepesi ve Tavşan adasına bakan yamacında bulunan uzun ince bir ağaçtır. Güzel manzarası ve dibinde bir çay bahçesi vardır. Atatürk tepesini görüyor olması bu ağacın ağlaması için bir etkenmiş. Zira Atatürk tepesi denilen yerde, akşamları güneş batarken Atatürk’ün profilinin oluştuğu söylenir; (Şahsen ben böyle bir portre göremedim) Ağlayan Ağacın asıl gerçek olayı ise şöyledir. Ağlayan ağaç, denizden ve rutubetten aldığı nemi bünyesinde toplayarak yılda 3 veya 5 defa İlkbaharda Nisan ve Mayıs aylarında bu olayı gerçekleştirmektedir. Ağaç ağlamasını aldığı nemden dolayı yapraklarından çiselemesi, damlaması şeklinde yapmaktadır. Tepeye Ağlayan ağaç için değil ama güzel manzarası için çıkılmaya değer.

Tavşan Adası

Ağlayan Ağacın hemen karşısında yer alan Tavşan Adası, Amasra’da karayla bağlantısı olmayan tek adadır.  Ada’nın ismi, uzun yıllar önce yerliler tarafından adaya bırakılan tavşanların populasyonunu arttırmasıyla  ortaya çıkmıştır. Şu an sessiz olsa da geçmişte pek çok medeniyete kucak açmış. Tekne turlarına katılarak veya yüzerek rahatlıkla ulaşabileceğiniz adada yapılan çalışmalar sonucunda bir manastır kalıntısı bulunmuş. Gün batımını izleyebileceğiniz müthiş bir yer.

Çekiçiler Çarşısı

Amasra Kalesi, Ağlayan Ağacı gördükten sonra şehir merkezine inip Çekiçiler Çarşısında gezip sonrasında birşeyler yemeye karar veriyorum. Çekiciler Çarşısında her türlü hediyelik eşyayı bulabileceğiniz yaklaşık 500 metre uzunluğunda bir yer. Genellik ağaçlarda yapılmış hediyelik eşyalar satılmakta. Amasra’dan ayrılmadan birşeyler almak istiyorsanız burası doğru adres.

Kemerdere Köprüsü

Kemerdere Köprüsü, Bartın-Amasra yolu üzerinde, Amasra’ya 3 Km. mesafedeki cevizlik vadisinde yer alır. Roma İmparatoru Cladius döneminde  inşa edilmiş yollarını birbirine bağlayan bir köprüdür. Günümüzde ormanlık alan içerisinde kalmış olan köprünün büyük kayalarla oluşturulmuş ayağında Roma ile Pontus arasındaki savaşlarda 7 askerin mızraklarla yaptıkları mücadeleyi tasvir eden kabartmalar bulunuyor.

Kuş Kayası Yol Anıtı

Amasra’ya şehir merkezine 4 km uzaklıktaki anıt, Gaius Julius Aguilla tarafından Roma İmparatoru Tiberius Germanicus Claudius adına M.S. 41–54 yılları arasında yaptırılmıştır.  Anadolu’da tek olduğu bilinen anıt, kayalara oyulmuş insan figürlü başsız bir heykel, hakimiyeti sembolize eden bir Roma kartal figürü, iki kitabeden oluşmaktadır. Tabii bizim bilinçli :) halkımız eşi benzeri olmayan anıta zarar vermiş. Anıta çıkmak için tahtadan yapılmış olan yaklaşık 70 basamak çıkmanız gerekmetedir.

Gürcüoluk Mağarası

Toplam uzunluğu 169 metre, girişe göre en derin noktası -5 metre olan Gürcüoluk mağarası yatay olarak gelişmiş geçit konumlu fosil bir mağaradır. Birbirine geçişli 36 odacıktan oluşan mağaranın genişliği 2-2.5 metre, yüksekliği 1-7 metre arasında değişmektedir. Görünümleri son derece güzel sarkıt, dikit, sütun, duvar ve perde damlataşları ile kaplıdır.  2007 yılında yapılan çalışmayla yürüyüş yapılabilecek güvenli alanlar ışıklandırıp ziyarete açılmıştır.

Gürcüoluk Mağarası Nerede ve Nasıl Gidilir?

Gürcüoluk mağarası Amasra’nın yaklaşık 10 km uzaklığında yer almakta. Mağaraya, Amasra-Çakraz (Bartın-Sinop) karayolu üzerinde bulunan İnpiri ve Karakaçak köyü sapaklarından gidilmektedir. Yol üzerinde gerekli levhalar yer almakta.

Amasra’da Ne Yenir?

Amasra sahil şehri olduğu için birçok balık restaurantı bulunmakta. Balık yemeyi seviyorsanız, sahilde yer alan balık restaurantlarından birisini tercih edebilirsiniz. Ben ziyaret ettiğimde balık yemedim ama birçok restaurant olduğunu gördüm. Fiyatlar porsiyonda 25 TL den başlayıp 80 TL kadar çıkıyor. Benim tercihim ise Çekiçiler çarsının arkasında yer alan pideciler oldu. Kendime güzel bir Amasra Pidesi söyledim. Amasra Pidesi tercih etmemin sebebi yörede yerel halkın yapmış olduğu 4 farklı peynirin pidede kullanılması . Oldukça lezzetli bir pide olduğunu söylemek istetim. Balık yemek istemiyorsanız Amasra Pidesini öneriyorum.

Amasra’da Konaklama

Özellikle yaz aylarında şehri ziyaret eden sayı artmaktadır. Şehirde birçok otel mevcut ama tarihi adada konaklamak isterseniz pansiyonları tercih etmek zorundasınız. Pansiyon fiyatları sezona göre 100 – 250 tl arasında değişmekte olup, bayram falan değilse önceden rezervasyon yaptırmadan kolaylıkla konaklayacak yer bulabilirsiniz.

Amasra Nerede ve Nasıl Gidilir?

Amasra Bartın’a bağlı bir sahil ilçesidir. İstanbul’dan yola çıktıysanız Amasra’ya ulaşmak için Ankara otobanını kullanarak Yeniçağa’dan çıkış yapıp Mengen-Devrek-Bartin yolunu izleyerek Amasra’ya ulaşabilirsiniz. Diğer bir güzergah ise Safranbolu üzerinden de Amasra’ya gidilebilir.

Dilerseniz burada biraz soluklanıp yola devam edebilir ya da tatilinizin dönüşünde Safranbolu’ya uğrayabilirsiniz. Ben önce Amasra’ya, dönüş yolunda ise Safrabolu’ya uğradım.

Umarum notlarım gezinizde faydalı olur. İyi gezmeler :)))