Safranbolu Gezi Rehberi

Amasra’dan sonraki durak; Karabük’ün tarihi ilçesi Safranbolu oluyor. Amasra gibi burayı da uzun zamandır ziyaret etmek istiyordum. İkisini de aradan çıkarmış oldum. Safranbolu adınıtarihi Osmanlı konakları ile duyurmuş olsa da gezilecek birçok yeri mevcut. Şehir adeta açık hava müzesi gibi, zaten 1976 yılında “Kentsel Sit” alanı olarak koruma altına alınmış olup 1994 yılında da UNESCO tarafından Dünya Miras Listesine dahil edilmiştir. Koruma altına alınan  eser sayısı yaklaşık 1500’dür. Tarihi Konaklar, Hanlar, Hamamlar, Kanyonlar, Mağaralar, Su Kemerleri ve daha fazlası.

Amasra’da konaklamayıp Safranbolu’ya direk geçtiğimiz için ancak öğleden sonra şehirde olabildim. Bugünden şehir merkezinde gezip, yetişmeyen yerleri de yarın gezerek Kastamonu’ya doğru yola çıkma niyetindeyim.

Safranbolu’da Gezip Görülmesi Gereken Yerler;

• Kaymakamlar Evi
• Cinci Han ve Hamamı
• Safranbolu Evleri
• Hıdırlık Tepesi
• Kent Müzesi ve Saat Kulesi
• İzzet Paşa Cami
• Tokatlı Kanyonu
• Kristal Cam Teras
• İncekaya Su Kemeri
• Bulak Mencilis Mağarası
• Yörük Köyü

Safranbolu’ya varır varmaz ilk işim arabayı güzel bir yere park etmek oldu. Yol boyunca istediğiniz bir yere çekebilirsiniz. Park sorunu pek olmuyor, en azından ben yaşamadım. Ücretli yerler olduğu gibi ücretsiz boş düzlüklere de çekebilirsiniz. Araba işini hallettikten sonra ilk olarak Cinci Hamamın olduğu yerden şehir merkezine yürümeye başladım.  Planım hızlıca şehir merkezini gezip, bir şeyler yedikten sonra Tokat Kanyonu ve Kristal Cam Terası gezmek. Yarın ise Mencilis Mağarasını gezip çok geç olmadan yola çıkmak.

Kaymakamlar Gezi Evi

İlk olarak Kaymakamlar evini ziyaret etmeye kadar verdim. Aslında yol beni oraya götürdü desem daha doğru olur. Taşlı, hafifte yokuş yukarı çıkarak eve ulaştım. Daha burayı ziyaret etmeden aklımdaki soruyu hemen girişteki görevliye sordum.

Buranın ismi neden Kaymakamlar Evi?

Konağın sahibi Safranbolu Kışlası kumandanı Hacı Mehmet Efendiymiş. Hacı Mehmet Efendi’ye Yarbay karşılığı olan ‘Kaim -Makam’ denilmesi nedeniyle yaşadıkları evde halk arasında bu isimle söylenir hale gelmiş. Kaim- Makam gitmiş Kaymakam Evi gelmiş.

Müze giriş ücretini ödedikten sonra ayağıma galoş gidip katlı konağı gezmeye başlıyorum. Birinci katın merdiven başındaki 2 oda selamlık, karşıdaki bölüm ile üst kat Harem’dir. Bu katta bulunan dönme dolap, selamlık ile harem arasında yemek servisinin yapılmasını sağlamaktadır. Her iki kattaki odalar aynı çatı altında yaşayan kalabalık aile tipine göre bireylerin tüm gereksinimlerini sağlayacak şekildedir. Her odada sedirli oturma düzeni, yer sofrasında yemek yeme, yer yatağında yatma, yatakların konulduğu yüklük içerisinde gusülhanede yıkanma olanağı vardır. Konaktaki renkli tavan süslemeleri de oldukça zarif. Harem ve Selamlıkta bulunan 7 oda ile sofa geleneksel malzemelerle döşenmiş, zamanın yaşantısına uygun olarak odalara hareketli mankenler koyulmuş.

Evin yan tarafında ahır ve ahırın üstünde de bakıcının evi bulunmaktadır. Bakıcının evi dahi gösterişli ve muntazam.

Giriş Ücreti: Öğrenci 3 TL, Tam 4 TL

Ziyaret Saatleri: Her gün Açıktır. Kış Ayları 09:00 – 17:30, Yaz Ayları 09:00 – 19:00

Cinci Han ve Hamamı

Şehrin tam merkezinde bulunan Cinci Han ve Hamam birbirinden ayrıdır. Hamam halen aktif olarak kullanıldığı için içini gezmek mümkün değil. Hazır buraya kadar gelmişken Hamam sefası yapmanızı öneririm.

Cinci Han 1640-1645 yıllarında Anadolu Kazaskeri olan Cinci Hoca tarafından 2 katlı ve 62 odalı olarak yaptırılmış. Çok ihtişamlı ve etkileyici bir yapı. İsterseniz Han’da yer alan odaların birisinde konaklayabilirsiniz. Restore edildikten sonra 25 oda ve restoranı ile otel olarak hizmet açılmış. Yok ben sadece Hanı gezmek istiyorum, bir çay içer çıkarım diyorsanız 1 TL vererek içeriyi girebilirsiniz.

Safranbolu Evleri

Malum burayı bu kadar meşhur yapan şey Safranbolu Evleri. Evler oldukça iyi korunmuş ve iyi bir reklamla da şehir oldukça popüler hale gelmiş. Şehir merkezinde bir çok konak görebilirsiniz.

Peki Safranbolu Evlerini bu kadar özel kılan özellikler nelerdir?

• Safranbolu evleri genelde 2 veya 3 kattan oluşuyor.
• Safranbolu Evlerin tamamı bir birinin güneşini asla kesmeyecek şekilde inşa edilmiş.
• Safranbolu evlerinin camı, diğer komşu evin camına bakmaz.
• Giriş katlar genelde erzak deposu olarak kullanılıyor ve en sıcak aylarda bile buz gibi soğuktur.
• Safranbolu evlerinin mahremiyete dayalı inşa edilmiştir, haremlik selamlık şekildedir.
• Safranbolu evlerinin tavanlarında ve duvarlarında harika ahşap oymacılığı hakimdir.
• Safranbolu evlerinde mutfak ile erkek misafirlerin ağırlandığı oda yan yanadır.
• Misafir odalarının hepsinde tuvalet ve banyo vardır.

Hıdırlık Tepesi

Hıdırlık Tepesi, Türklerin Safranbolu’ya geldikleri zaman konuşlandığı yermiş. Tepeden hiç bir evin diğerinin görüşünü kısıtlamadığını ve ne kadar düzenli bir şekilde konumlandırıldığını görebilirsiniz. Yağmur duası ile hıdırellez kutlamaları yine bu tepede yapılırmış. Tepenin ismini Orhan Gazi döneminde yaşamış olan Şehzade Gazi Süleyman Paşanın kumandanlarından Hıdır Bey’in türbesinden almaktadır.

Kent Müzesi ve Saat Kulesi

Şehre hakim bir tepeye 1904-1906 yılları inşa edilen bina 1976 yılına kadar hükümet konağı olarak kullanılmış ve bu tarihte çıkan bir yangın sonucunda kullanılamaz hale gelmiştir. 2006 yılında ise, Kent Tarihi Müzesi olarak hizmete açılmıştır.

Kent Tarihi Müzesinde Safranbolu ile ilgili her türlü bilgi, belge, eşya, görsel malzeme, ses ve görüntü kayıtlarını bulunmaktadır. Müze toplamda 3 kattan oluşmaktadır. Binanın hemen arkasında safranbolu tarihi saat kulesi, cezaevi ve ufak bir mescit yer almaktadır.

Saat Kulesi, Padişah III. Selim’in Sadrazamı İzzet Mehmet Paşa tarafından 1794-1797 yıllarında yaptırılmıştır. Safranbolu Saat Kulesi ülkemizde bulunan saat kulelerinden çalışır durumda olan ve içine çıkılabilen en eski saat kulesidir. Saat kulesini ziyaret ettiğinizde  50 yıldır saati kuran amcayla sohbet etmeyi unutmayın.

İzzet Paşa Cami

Padişah III. Selim zamanında Sadrazamlığa yükselen İzzet Mehmet Paşa 1796 tarihinde Çarşı içinde bir cami yaptırmıştır. Bu cami İstanbul’daki Nuru Osmaniye Camisi’nin adeta küçük bir modelini oluşturur. Tamamen kesme taştan yapılmış olan caminin külliyesi içinde kütüphane, abdesthane, iki çeşme ve vakıf dükkanları yer alır.

Tokatlı Kanyonu

Şehir merkezinde gezilmesi gereken yerleri gezdikten sonra Tokatlı kanyonuna doğru yol alıyorum. Safranbolu’ya yaklaşık 6 km uzaklıkta yer alıyor. Tokatlı Kanyonuna ulaşınca hemen Kristal Cam Terasın Karşısında yer alan Ücretli Otoparka 5 TL verip aracınızı park etmeyin. Kanyona doğru inerken ücretsiz otopark var ve sadece ücretli olana 50 metre uzaklıkta. Biraz virajlı olduğu için ücretsiz otopark levhası gözükmüyor. Aracı park edip 5 tl verince görüyorsunuz ancak. Aracı da park ettiğinize göre Tokatlı Kanyonunu gezmeye başlayabilirsiniz.

Safranbolu Tokatlı Kanyonun bir ucu Tokatlı Köyünde, diğer ucu ise Eski Çarşı’nın Gümüş Mahallesi’ne dayanmaktadır. Tokatlı Kanyonunun yürüme parkuru yaklaşık 9 km kadardır. Yürüyüş parkurunun sonunda ata binebilirsiniz. Tokatı Kanyonuna dair detaylı ve bol fotoğraflı yazıyı okumak için tıklayınız.

Ziyaret Saatleri: 08:30 – 20:30

Giriş Ücreti: 3 TL

Kristal Cam Teras

Safranbolu turizmine katkıda bulunmak amacıyla Tokatlı Kanyonu üzerinde yerden 80 metre yükseklikte ve 11 metre genişliğinde, 75 ton taşıma kapasiteli Kristal Cam Teras inşa edilmiştir. Roketatar mermisiyle dahi kırılmayan, 3 santimetre kalınlığında 3 parça camdan oluşuyor. Teras eşsiz Tokatlı Kanyonu manzarası sunmaktadır.

Ziyaret Saatleri: 08:30 – 23:00 Kış aylarında daha erken kapanmaktadır.

Giriş Ücreti: 4 TL

İncekaya Su Kemeri

Sadrazam İzzet Mehmet Paşa tarafından Tokatlı Kanyonu üzerine yaptırılan Su kemeri Safranbolu’ya 76 km uzaklıktadır. Tokatlı kanyona inerken Su kemerini görebiliyorsunuz. İncekaya Su Kemeri 116 metre uzunluğunda, 6 kemerli ve 110-220 cm genişliklerinde görkemli bir yapıdır. Su kaynağından ilçeye su getirmek amacıyla yontma ve moloz taş kullanılarak yaptırılmıştır.

Tokatlı Kanyonu, Su kemeri ve Cam Terası ziyaret ettikten sonra çadırımı kurmak için bir yer aramaya başladım. Safranbolu’da maalesef çadır kurabileceğiniz bir yer yok, ya da ben bulamadım. Kent ormanı ve Mesire yerleri saat 22:00 kapatıldığı için çadırla konaklamama izin verilmedi. Şehir merkezinde çadır kurabileceğiniz en uygun yer Hıdırlık Tepesinin arkadaşında yer alan Zafranbolu Uçağının bulunduğu yer. Burada bir de cafe bulunmakta, tuvaleti falan kullanabilirsiniz.  Çadır kuracak yer bulduktan sonra cafe de bir şeyler içtikten sonra uyumak üzere çadıra geçiyorum. Ertesi gün Safranbolu’daki gezeceğim son yer olan Mencili Mağarasına doğru hareket ediyorum.

Bulak Mencilis Mağarası

Mencilis Mağarası Safranbolu merkezine yaklaşık 8 km mesafede, Bulak köyü sınırları içerisinde yer alan uzunluğu 6 km’ye varan mağaranın yalnızca ilk 400 metresi ziyarete açık olup ülkemizin 4. büyük mağarasıdır. Mencilis mağaranın girişine ulaşabilmek için yaklaşık 200 basamaklı merdivenleri tırmanmanız gerekmektedir. Mağara uzun bir koridor şeklinde olup bünyesindeki dikitler, sarkıtlar, travertenler, göletler ve yer altı su kaynağı ile bir tabiat harikasıdır.

Ziyaret Saatleri: 08:30 – 21:00

Giriş Ücreti: Öğrenci 3 TL, Tam 5 TL

Mencilis Mağarasını ziyaret ettikten sonra Kastamonu şehrine doğru yola çıkıyorum. Yol üzerinde yer alan Yörük Köyünü gezmeden olmaz. Kesinlik uğramanız gerekli. Detaylı ve bol fotoğraflı yazıyı okumak için tıklayınız.

Safranbolu’da Ne Yiyip İçmek Lazım?

Safranbolu gezimi tamamladıktan sonra Cinci Hanın tam karşısında oturup bir şeyler yemeye karar veriyorum. Buraya gelirken Safranbolu’da ne yenip, içmem gerektiği hakkında bir bilgim yoktu. Oturduğum mekanda menüde bakarken bir çeşit mantı olan Peruhi yemeğini gördüm ve sipariş verdim.

• Peruhi

Mantı hamuru açılıp, kare şeklinde kesilen yufka içine süzme yoğurt ve nane karışımı konularak üçgen şekilde kapatılarak kaynayan suda haşlanır. Piştikten sonra üzerine tereyağı dökülerek servis yapılır.

• Bağlar Gazozu

Safranbolu şehrinde üretilen, farklı bir tadı var. Bölgede oldukça fazla tüketilir. Bu gazozdan içmediyseniz Safranbolu’ya gittim demeyin.

• Safranbolu Lokumu

Safranbolu lokumunun en büyük özelliği diğer lokumlara göre daha hafif olmasıdır. Yedikten sonra ağızda şekerli bir tat bırakmaz.  Ayrıca içine katılan safran da eşsiz bir tat verir. Sade, safranlı, çifte kavrulmuş, güllü ve fındıklı çeşitleri bulunur.

• Safran Çayı

Ülkemizde sadece Safranbolu ve çevresinde üretilen, oldukça pahalı olduğu içinde Kırmızı Altın denilen bir bitkidir. Pahalı olduğu için zerdeçal bitkisiyle karışmaktadır. Zerdeçal toz şeklinde ve sarı renktedir. Gerçek safran ise kurutulmuş olarak ve kırmızı uzun iplik şeklinde satılır.

Safranbolu’da Yapmadan Dönmeyin

• Hıdırlık Tepesinde şehri kuşbaşı izlemeden
• Kaymakamlar Evini gezmeden
• Havuzlu konakta kahve molası vermeden
• Dünyaca ünlü Safranbolu lokumu ve Peruhi yemeden
• Tokatlı kanyonu ve Yörük köyünü gezmeden
• Tarihi Safranbolu evlerinde konaklamadan

Safranbolu’dan ayrılmayın.

Safranbolu Nerede ve Nasıl Gidilir?

Safranbolu ilçesine sadece karayolu ile ulaşmak mümkündür. İlçeye günün belirli saatlerinde birçok otobüs firmasının seferi bulunmakta. Karabük il merkezine gelen araçların büyük bir kısmı Safranbolu’ya da uğramaktadır. Safranbolu İstanbul’a 441 km, Ankara’ya 234 km ve Samsun’a 429 km uzaklıktadır.