Asya seyahatim sırasında uzunca bir süre Güney Kore’nin Busan şehrinde kaldım. Ucuz uçak bileti bulduğum da ise Japonya’ya gitmek istiyordum. Japonya’daki İlk durağım Tokyo şehri oluyor. Başkent Tokyo’ya gitmek için bileti yaklaşık 1,5 ay önceden aldım. Busan şehrinden Air Busan firmasının uçağıyla Japonya’nın başkenti  Tokyo’ya uçma vaktim gelmişti. Uçağım öğleden sonra 14.30’da hareket ediyor, yolculuk yaklaşık 2 saat sürecek.

Instagram hesabımı takip etmek için –> @around.together

Busan şehrinde 1 adet havalimanı bulunuyor, ona ulaşım da kolay bu yüzden şöyle gittim böyle gittim diye uzatmayacağım. 2 saatlik güzel bir yolculuk sonrasında Tokyo’daki Narita havalimanına sorunsuz hatta 15 dakika erken iniş yaptık.

Narita havalimanın Tokyo şehrinde bulunan en büyük havalimanı, şehre ulaşmak için birden fazla seçenek var. ‘’Tokyo’daki havalimanına nasıl gidilir’’ yazısından detayları okuyabilirsiniz. Narita havalimanından otobüse binerek şehir merkezine ulaşıyorum. İlk gün için kalacak yer ayarlamadığım için sabaha kadar sokaklarda gezmeyi planlıyorum. İlk gün otel ayarlamamış olmamın sebebi ise Dünya’nın en büyük balık pazarına gitmek için sabah 04.00‘de kalkmam gerektiğinden. Zaten Tokyo’daki günlerim sınırlı olduğu için otelde uyuyarak zaman geçirmek istemiyorum. Bu yüzden şehir merkezinde inip gece yarısına kadar gezip, uykum gelince de parkta bir yerde biraz uyumayı düşünüyorum. Ne de olsa Japonya’dayım sokakta uyusan ne olacak ki…

Narita Havalimanından otobüse binip yaklaşık 1 saat 15 dakika süren yolculuk sonucunda şehir merkezine ulaşıyorum. Yanımda sadece küçük bir sırt çantası olduğu için çantamı bırakacak yer aramama gerek yok. Çevrede biraz dolaşıp, ortama uyum sağladıktan sonra bir şeyler yemek için mekan bakmaya başlıyorum. Bu arada para bozdurma işini Havalimanında yapabilirsiniz, şehir merkezi ile aynı kurdan bozuyorlar. Her hangi bir değer kaybı olmuyor.

Osaka istasyonuna yakın bir yerlerde yemek yiyecek bir restaurant buldum. Fiyatları da çok pahalı değil. Benim Japonya’yı ziyaret ettiğim sırada Ağustos 2018’de 1 Dolar = 112 Yen ediyordu. Bu yüzden fiyatları anlatırken Yen üzerinden belirteceğim.

Oturduğum mekan da pilav üstü et, salata, et suyu gibi bir çorba sipariş verdim. Zaten bu üçlü Fix menü gibi, ayrı ayrı söyleyemiyorsunuz. Baya da doyurucu bir yemek, fiyatı ise 500 Yen yani yaklaşık 4,5 dolar ediyor. Yemeğimi yedikten sonra yürüyerek Tokyo kulesinin olduğu yere gitmeye kadar verdim. Aslında Japonya’ya seyahatime çıkmadan önce ziyaret edeceğim yerleri belirlemiştim. Benim gibi Tokyo’da 4 gün kalacaksanız ziyaret etmeniz önereceğim yerler şuralar;

Tokyo’da Gezilip Görülmesi Gereken Yerler;

• İmpartorluk Sarayı
• Tokyo Kulesi
• Senso-ji Tapınağı
• Meiji Tapınağı
• Ueno Parkı
• Tsukiji Balık Pazarı
• Ueno Hayvanat Bahçesi
• Tokyo DisneyLand
• Shrine Tapınağı
• Akihabara ve Harajuku
• Shibuya Yaya Geçidi

Tokyo’da 3-4 gün kalmayı planlıyorsanız listede yer alan yerleri kesinlikle görmelisiniz. Tabi bu liste dışında benim gittiğim birkaç yer daha var, mesela Robot restaurant. Şimdi size yemeğimi yedikten sonra ilk ziyaret ettiğim yer alan Tokyo Kulesinden anlatmaya başlayayım.

Tokyo Kulesi

Yemek yedikten sonra Telefonumda ki GPS yardımı ile Tokyo Kulesine doğru yürümeye başladım. Telefonumda kullandığım uygulamaları öğrenmek için yazıma göz atabilirsiniz.

”Seyahatlerimde Kullandığım Uygulamalar”

Her halde gecenin bir saatinde Tokyo’nun ara sokaklarında Tokyo Kulesine gitmek için 1,5 saat yürümüşümdür. Zaten bütün dışarı da olacağım için ne kadar yürüdüğüm önemi yoktu. Zaten şehri hissetmenin en iyi yolu sokaklarında kaybolmak değil miydi?

Tokyo şehrinde 2 tane kule var; ilk kule Tokyo Skytree, diğeri ise Tokyo Kulesi diye geçiyor. Benim gittiğim Tokyo Kulesi olan. Tokyo kulesi Japonya’nın 2. dünya savaşından sonra büyük bir ekonomik güç olarak tekrar doğması şerefine 1958’de inşa edilmiştir. 333 metre boyuyla Dünya’nın en uzun çelik kulesidir, Yani Eyfel Kulesinde bile uzundur. Kule halen televizyon ve radyo yayını için kullanılıyor. Kuleye çıkmak isterseniz hava kararmaya başlamadan önce çıkmanızı tavsiye ediyorum. Böylece Tokyo’yu hem gündüz hem de gece seyretmenin keyfine varabilirsiniz.

Çalışma saatleri: Hafta için 10.00 – 22.00, Hafta Sonu 09.00 – 23.00(Kasa 1 saat önceden kapanıyor)

Giriş Ücreti: Tam; 2900 YEN, Sadece 18 Yaşından küçüklere öğrenci indirimi var.

Tokyo kulesine çok pahalı olduğu için çıkmadım sadece giriş bölümünde müzenin nasıl yapıldığını anlattıkları küçük müze gibi bir alan var orayı gezdim, fotoğrafları inceleyip dışarı çıktım.

Kuleden çıktıktan sonra hemen karşısında yer alan parkta yürüyerek Akihabara bölgesine gitmeye karar verdim. Akibahara bölgesine ulaşmam da 2 saattimi almıştır. Akibahara bölgesi Tokyo’nun elektronik cenneti. Aklınıza ne gelirse burada bulmanız mümkün. Her taraf ışıl ışıl, rengarenk ve bir çok şey daha ucuz diye düşünerek gittim. Tabii gecenin 23.30’da gidince pek de ışıl ışıl bir yer bulamadım. Biraz daha sokaklarında dolaşıp Shibuya metro durağın oraya döndüm. Shibuya saat kaç olursa olsun işlek ve birçok mekan 24 saat açık. Sabaha kadar takılma için ideal bir yer. Zaten sabah 05.00 gibi Tsukiji Balık pazarına gitmek için kalkmam gerekecekti. Hemen Metro istasyonun karşısında yer alan otobüs durağına uzandım. Birkaç saat burada uyumak üzere yattım.

Tokyo’da 2. Gün

Otobüs durağın da sorunsuz bir şekilde uyudum, hatta fazla bile uyumuşum, erkenden uyanırım diye saat kurmamıştım. Sabah 06.00 kadar uyumuşum. Hemen kalkıp, metro istasyonun altında yer alan mekanlardan birisinde kahvaltı yaptım. Kahvaltı dediysem bizdeki gibi peynir, zeytin, ekmek falan gelmesin aklınıza. Bunların hiçbirini Japonya’da bulamazsınız, bu yüzden Mcdonalds’ın kahvaltı menülerinden bir tane sipariş verebilir veya kahvaltı da pilav falan yiyebilirsiniz. Kahvaltı yaptıktan sonra Tsukiji Balık Pazarına geçte olsa gitmek üzere yola koyuluyorum.

Tsukiji Balık Pazarı

Tsukiji Balık Pazarı Dünya’daki en büyük balık pazarı olarak biliniyor. Tabii bu kadar önemli ve büyük bir yere görmek isteyen çok fazla kişi var. İçeriye ise günlük 300-400 kişi falan alıyorlarmış. Tabii bunların büyük bir kısmı tur falan satın alanlardan oluşuyor. Artık şansım varsa balık pazarının görebileceğim. Göremezsem de çok önemli bir şey değil. Hemen Google Map’dan Tsukiji Balık Pazarının bulunduğu yere bakıp yola çıkıyorum, tabii yine yürüyerek yola devam.  Yürüyerek gitmemin 2 sebebi var;

1. Japonya’da ulaşım gerçekten pahalı.
2. Yürümeyi seviyorum.

Balık pazarı çok uzak olmadığı için yürüyerek Balık pazarına gittim. Ama beklediğim yerde değilim gibi, çünkü devasa bir yer bekliyordum. Burası ise daha çok turistik bir pazara benziyor. Google Map’da ise gösterilen yer burası. Tabii gelmişken gezmeden olmaz, ama büyük soğuk hava depoları veya kocaman Orkinos balıkları falan görmedim. Balık pazarında her türlü, envai çeşit balık satılıyor. Sadece balık demem de yanlış, her türlü deniz ürünü satılıyor. Hatta meyve bile satıyorlar. Tabi bizdeki gibi kilogram ile değil. Fiyatları ise gerçekten pahalı.

Pazarda gezip hemen yan tarafında yer alan Tapınağına girdim. İçeride biraz inleyip,hatta biraz uyudum bile.Tapınakta çok hoş bir müzik vardı, ninni gibi geldi. Tapınaktan çıktıktan sonra Tokyo sokaklarında yürümeye devam.

Japonya’ya gelmeden önce aldığım Japan Rail Pass Tren biletimi aktifleştirme için ofislerden birisine gidiyorum. Japan Rail Pass niye düşünüyorsanız, Japan Rail Pass yazıma göz atarak Japonya seyahatim sırasında hayatımı kurtaran bilet hakkında detaylı bilgi edinebilirsiniz.

Japan Rail Pass biletimi aktifleştirdikten sonra, biraz para bozdurmak için bankalardan birisine girdim. Şehirdeki bankaları bulmak bile zor. Bizdeki gibi her yerde değiller ya da ben doğru yerde aramadım bilemeyeceğim. Tabii turistik yerlerde her köşe başında Exchange bürosu bulunuyor, bankalarla uğraşmanıza gerek yok. Para bozdurduktan sonra 4 gece kalacağım +18 yaş kuralı olan otele check-in işlemini yapmak üzere metroya bindim. Otelim Otsuka metro istasyona çok yakın bir konumda bulunuyor. Check-in işlemi yaptıktan sonra biraz dinlenip tekrar dışarı çıkıyorum. Hava kararmış ve soğumuştu. Yağmur her an başladı başlayacak, zaten Tokyo için yarından itibaren Tayfun uyarısı veriyordu televizyonlar.

Otsuka metro istasyonuna yakın konumda bir alışveriş merkezi görmüştüm, oraya gidip biraz içerisini dolaşıp, yemek yedikten sonra otelime geri dönüp dinlenmeyi düşünüyorum. Zaten dün gece sokakta uyuduğum için çokta enerjik bir modum yok. Alışveriş merkezinde yemek yedikten sonra otelime dönüp direk yattım. Yarına daha enerjik bir şekilde uyanmam lazım. Otelim ile ilgili güzel bir video çektim, tabii her zaman bu tarz bir otelde kalmıyorum. Otelde +18 yaşından büyüklerin kalabileceği bir yer, aklınıza farklı şeyler gelmesin hahaha . Japonya’dan bahsediyoruz, Türkiye’den değil. Video’yu izlemek isteyenler Youtube Kanalımdan Otel ve diğer videolarıma göz atabilir.

Youtube Kanalımı takip etmek için –> @emiraskin

Tokyo’da ki ilk ve ikinci günüm bu şekilde geçti. Asıl gezilmesi gereken yerleri Tokyo’daki 3. ve 4. günümde ziyaret ettim. Tokyo seyahatime dair gezi yazımın devamı okumaya devam edebilirsiniz.